HASTA LA VISTA aka. COME AS YOU ARE/ Hoşçakal, Geoffrey Enthoven, Belçika, 2011, Dram, Komedi

Tür olarak başlıkta belirttiğimiz "dram ve komedi" tabirleri sizi şaşırtıp, "bir film hem dram hem de komedi nasıl olur" demenize neden olabilir! Ancak film dramatik yapısını üç kahramanının fiziksel durumlarından alırken komedi unsurunu da yaşadıkları maceralara yaklaşımları vermekte, tıpkı daha önce tanıtımını yaptığımız Intoucables/Can Dostum filminde olduğu gibi (ancak hemen belirtelim 'Intoucables/ Can Dostum'da ağzımızda sürekli ne idüğü belirsiz bir gülümseme varken, 'Hasta La Vista/ Hoşçakal'da durum öyle değil. Burada yeri geldikçe gülümsüyor yeri geldikçe de hüzünleniyoruz, ki finali itibariyle de Can Dostum'dan ayrılıyor Hoşçakal).
'Hasta La Vista/ Hoşçakal' üçü de fiziksel engele sahip 20'li yaşlardaki üç arkadaşın Belçika'dan İspanya'ya (yaklaşık 1500 km.) bir "şarap turu" düzenlemelerini anlatıyor. Böylece gittikleri her ülkede oranın ünlü şaraplarının tadına bakacaklardır. Tabii bu gezi için ailelerine söyledikleri sebeplerden 'bir tanesi'dir. Asıl amaçları bundan çok farklıdır. Kahramanlarımızdan Josef kördür ve bir baston sayesinde yürüyebilmektedir, tekerlekli sandalyeye mahkum Philip'in (ne rastlantı ki 'Intoucables/ Can Dostum'un hayatını tekerlekli sandalyede sürdüren kahramanının adı da Philip'tir) boyundan aşağısı felç ve Lars'ın da beynindeki tümör nedeniyle belden aşağısı felçlidir. Bu üç arkadaşın bir başka ortak özellikleri de henüz bakir olmalarıdır ve İspanya'ya gitmek istemelerinin asıl nedeni de budur. Başta aileleri bu geziye izin verse de, sonradan Lars'ın ailesi doktorunun böyle bir geziyi onaylamamasını bahane ederek Lars'a izin vermezler. Ama tek başlarına da böyle bir yolculuğa çıkabileceklerini göstermek ve dahası tek başlarına yaşayabileceklerini kanıtlamak için arkadaşları Lars'ı kaçırırlar ve tuttukları kadın hemşire Claude'un kullandığı minibüsle İspanya'ya doğru yola çıkarlar...
Aslında engelleri nedeniyle çok fazla yaşayacaklarını düşünmeyen bu üç arkadaşın asıl hedefi bakir olarak ölmemektir. Bu nedenle İspanya'ya bir "Brothel" yani bir çeşir yasal seks turizmi düzenlemeye karar verirler; son durakları İspanya'da gidecekleri yer, bu iş için açılmış bir genelevdir. Elbette filmin sonunda amaçlarına ulaşırlar ve bu sahne bize üçünün de özürlerinden kurtulup özgürleştiği, beyazlara büründükleri yine beyaz ışıklara boğulmuş bir dünya (cennet) biçiminde verilir. Ama çoğu filmde olduğu gibi burada da önemli olan kahramanlarımızın yolculuğudur, besledikleri arkadaşlık duyguları ve en önemlisi de birbirlerinin eksiklerini/ engellerini ve özürlerini kapatacak şekilde hareket etmeyi öğrenmiş olmalarıdır. Lars ve Philip, Jozef'e göz olurken Jozef de onlara "hareket" olmaktadır. Tabii burada yol boyunca onlara eşlik eden, bakan ve sonunda Josef'e aşık olan Claude'u da unutmamak gerekir...
Şimdi, film hakkında kısa bir bilgi verdikten sonra bu öykünün aslında gerçek, yaşanmış bir olaydan uyarlandığını belirtmekte fayda var. Ama gerçeğinde iş sadece genelevde bitmemiş! Filmde Philip olarak karşımıza çıkan gerçek boyundan aşağısı felçli kahraman Asta Philpot daha sonra, bütün özürlü/ engelli insanların bakire olarak ölmemeleri gerektiğini ve tek başlarına bu yolcuğu yapabileceklerini düşünerek "Brothel" işini yapmaya başlamış. Filme konu olan seyahate 2007'de görme engelli Lee ve motorsiklet kazası sonucu tekerlekli sandalyeye mahkum olan Shah isimli arkadaşlarıyla çıkmış. Aslında filmin bittiği yerde de onun hikayesi başlamış (onun hikayesini okumak için buraya bakabilirsiniz). Ancak öyle anlaşılıyor ki gerçek hikayedeki arkadaşlık bağları, filmin üzerine kurulu olduğu arkadaşlık bağları kadar güçlü değil...

Solda; filmin üç kahramanı Lars, Jozef ve Philip, sağda; gerçek hikayenin üç kahramanı Shah, Asta Philpot ve Lee.
Son olarak filmin müziklerinin de film kadar muhteşem olduğunu belirtip, sizi filmdeki en muhteşem parça  Papermouth'un söylediği Drawn to Flame ve filmden görüntülerle başbaşa bırakalım... 

Yorumlar

  1. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Bu akşam fil tv de izlediğim.trajik bir o kadar komik.3 engelli insanın hayatlarında ilk kez sex yapma arzusuyla birlikte yola çıkmalarını anlatan eğlenceli bir o kadar da trajik film.Tavsiye ederim.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar