Devlet tarafından emekli edilmiş bir grup kostümlü suç savaşçısının hikayesini anlatır Watchmen. Kostümlü olmalarına rağmen, biri dışında (Dr. Manhattan) hiçbirinin süper güçleri yoktur ya da onları normal insanlardan ayıran üstün özellikleri; bu nedenle de Örümcek Adam ya da Süperman gibi süper kahramandan çok kostümlü birer suç savaşçısıdırlar, ki onlar da kendilerini böyle tanımlarlar. Kimi sosyopat (Komedyen, Rorschach), kimi annesinin mirasını devam ettiren (Silk Spectre II), kimi Batman gibi aklını ve parasını kullanan (Ozymandias), kimi de idealist (Nite Owl) kahramanlardan oluşmaktadır Watchmen. Bizim onlarla tanışmamız ise, devlet tarafından emekli edilip normal/sivil hayatlarına döndükleri bir zaman dilimine denk gelmektedir (1980’ler). Watchmen’in bize anlattığı dünya ise Amerika’nın Vietnam’daki savaşı kazandığı, ‘Amerikan Rüyası’nın gerçek olduğu, Rusya ile giriştikleri soğuk savaşın sıcak bir nükleer savaşa dönüşmek üzere olduğu, Manhattan’ın yerle bir olacağı alternatif bir dünya veya gerçeklikte geçmektedir (açılış-jenerik sahnesi bu anlamda birçok ipucunu da içermektedir). Filmin bir sahnesinde Silk Spectre II de Dr. Manhattan için, “Sürekli paralel dünyalardan bahsediyor” diyerek bunu belirtir zaten. Watchmen ekibinden Komedyen’in öldürülüşüyle başlayan film, yine bir başka eski Watchmen üyesi olan Rorschach tarafından bu cinayetin araştırılmasını anlatır ön planda. Rorschach, bu cinayetin bütün kostümlü kahramanları hedef alan bir komplonun parçası ve başlangıcı olduğunu düşünmektedir. Arka planda ise soğuk savaş, Komünizm, Amerikan Rüyası, dünyaya hakim olma politikaları ve Amerika’nın daha kokuşmuş nice eylemi göze çapmaktadır. Eğer Watchmen’in uyarlandığı aynı isimli grafik çizgi romanın yazarı Allan Moore’un, aynı zamanda “V For Vendetta” ve “300” çizgi romanlarının da yaratıcısı olduğunu göz önüne alırsak, arka planın zenginliği de su götürmez bir gerçektir. Filmin bir sahnesinde, sokakta eylem halindeki suçluları –Komedyen üzerlerine ateş açarak- saf dışı bıraktıktan sonra, Nite Owl ona neden böyle bir davranışta bulunduğunu sorar ve en sonunda ekler “Ne oldu Amerikan Rüyası’na?”, Komedyen de bir parçası olduğu kokuşmuş sokakları göstererek (ki aslında sistemin kendisidir kokuşmuş olan), “Ne mi oldu Amerikan Rüyası’na?” der “Gerçek oldu!”. Filmin finaline doğru, Ozymandias’ın kendisini yok etmek için kurduğu tuzaktan kurtulan Dr. Manhattan, bu sefer onun elinde başka bir ‘şey’ görür ve sorar, “Nedir bu? Yeni tür bir silah mı?”, Ozymandias da elindeki, aslında garip şekilli bir uzaktan kumanda olan, ‘şeyle’ televizyon ekranlarını açarak “Evet. Öyle de denebilir!” der (ve ona yıkılmış Manhattan’ı gösterir. Az önce nükleer patlamayla bile yok edemediği Dr. Manhattan’ı bu dünyadan sürmek için yeterli bir görüntüdür bu!).
Watchmen, çoktan emekli olmuş süper olmayan süper kahramanların, zamanında devlet için çalıştıkları bir evrenden günümüze eleştiri getiren bir film aslında. Ve seyrettiğimiz diğer çizgi roman uyarlamalarına hiç benzemiyor!
Yorumlar
Yorum Gönder